top of page

Önce tanımlayalım...

Öğrenenler için kısa ve esnek öğrenme fırsatları sağlamanın teknolojinin ve dijital gelişmelerin arttığı ve yaygınlaştığı dünyada önemi de günden güne artmaktadır. Mikro-krediendirme, 2002 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü tarafından başlatılan açık eğitim kaynakları (OER) kavramına ve müteakip kitlesel çevrimiçi açık derslerin (KAÇED) başlamasına dayanan ve yüksek öğretimde nispeten yeni bir konudur (Woods ve Woods, 2021). Kişilerin değişen yaşam ve çalışma şartları ve toplumların yaşadığı beklenmedik sorunlar (Korona virüsü ve deprem gibi) bireylerin öğrenme süreçlerinin dijital ortamlara taşınmasında büyük rol oynamıştır. Bu bağlamda mikro-kredilendirme bu yeni dijital öğrenme ortamlarında başarılı adaylara “dijital rozet” gibi bir dijital sertifika sağlayan kısa, kurumlarca doğrulanmış dersler veya öğrenme deneyimleri olarak tanımlanabilir (Rossiter, D.&Tynen, B., 2019). Amerikan Ulusal Eğitim topluluğu mikro-kredilendirmeyi belirli bir beceri veya beceri kümesinde gösterilen yetkinliği /ustalığı gösteren dijital bir sertifikasyon şekli olarak tanımlamıştır (NEA, 2018). Bir başka tanımda ise mikro-kredilendirme bir öğrencinin becerilerini, yeteneklerini ve bilgilerini tanımak, görüntülemek ve iletmek için belirli bir kurumun veya otoritenin kararıyla verilen esnek ve taşınabilir bir kayıt formatı olarak ifade edilmiştir (Riconscente, Kamarainen ve Honey, 2013).

Becerilerin tanınırlığını sağlayan rozetler eğitimin dijital ortama taşındığı günümüzde dijital rozetler olarak yerini almaya başlamıştır. Dijital öğrenme ortamlarının son yıllarda en popüler örnekleri haline gelen Kitlesel Açık Çevrimiçi Derslerin (KAÇED) bireylerin öğrenme ortamlarına dahil olmasıyla beraber edinilmiş bilgi ve becerilerin kabulü için öncelikle rozetler ve sonrasında bu rozetlerin bir araya gelip tanınırlığını sağladığı mikro-kredilerin temini önem arz etmeye başlamışlardır. Öyle ki birçok büyük firma (Amazon, Google vb.) işe alımlarda üniversite diplomasının kendileri için zorunlu olmadığını ve dahası işe alımlarda beklenilen becerileri gösteren herkesi mezuniyetlerine bakılmaksızın işe alabileceklerini belirtmeleri KAÇED tarzı derslerin popülaritesini arttırmaya yetmişti. IBM yöneticilerinden Joanna Daley CNBC kanalına verdiği bir röportajda IBM’in becerilerin sunulmasına mezuniyet derecelerinden daha fazla değer verdiğini ve işe alımlarda bu noktayı önemsediklerini ifade etmiştir (Connley, 2018). Yine Tesla firmasının sahibi Elon Musk Business Insider için verdiği bir röportajda firma için işe alımlarda üniversite mezuniyetinin ön koşul olmadının altını çizmiştir (Akhtar, 2022).

Mikro kredilendirmenin tanımı hala farklı kurumlar tarafından farklı kelime seçimleri ile yapılsa da Avrupa Komisyonu’nda 2020 yılında Debiais-Sainton tarafından yapılan aşağıdaki tanım en kapsamlı tanım olarak kabul edilebilir:

Mikro-kredilendirme, bir öğrencinin kısa bir öğrenme deneyiminin ardından edindiği öğrenme çıktılarının tanınmış bir kanıtıdır. Bu öğrenme çıktıları şeffaf standartlara göre değerlendirilmiştir. Kanıt, belge sahibinin adını, elde edilen öğrenme çıktılarını, değerlendirme yöntemini, ödüllendirme kurumunu ve uygulanabilir olup olmadığını, yeterlilikler çerçevesi seviyesini ve kazanılan kredileri listeleyen onaylı bir belgede bulunur. Söz konusu mikro-kredilendirme bilgileri öğrenciye aittir, paylaşılabilir, taşınabilir ve daha büyük kimlik kredilerle veya niteliklerle birleştirilebilir. Kararlaştırılan standartları izleyen kalite güvencesi ile desteklenirler (s. 6).

Mikro-Yeterlilikler
(Micro-credentials)
Nedir?

Contact

İletişim

Dr. Aysun Güneş

Anadolu Universitesi

Yunus Emre Kampüsü

Eskişehir

Mail: aysung@anadolu.edu.tr

Stay Connected

  • mailicon
  • Linkedin
  • Instagram

Mail

Linkedin

Instagram

bottom of page